2015'e soğuk, karlı ve fırtınalı bir giriş yaptık. Bugün yağan yağmurla karlar epey eridi fakat soğuk bütün şiddetiyle devam ediyor. Evde çay kahve seansları hiç olmadığı kadar fazla vicdan azabı eşliğinde tatlı ve karbonhidrat tükettiğimiz şu günlerde günlerim bol bol film izleyerek geçiyor.
Son zamanlarda izlediğim en iyi filmlerden biri de Les Garçons et Guillaume a Table bu bol ödüllü film hakkında konuşmak için çok geç zira film zaten 2014 İKSV kapsamında gösterilmiş. Kısaca Guillaume'un cinsel kimlik arayışı üzerine komik ama duygu yüklü bir film idi. Filmde Gallienne kendini ve annesini oynuyor ve bizi kendine hayran bırakıyor.
Filmin yönetmeni ve senaristi de Guillaume Gallienne, gerçekten bayıldım, bu film sayesinde kendisini tanımış oldum. Yves Saint Laurent biyografi filmi pek ilgimi çekmemişti fakat şu halde elbette filmi izlemeyi düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder